Pektus Ekskavatum (Kunduracı Göğsü)
Pektus Ekskavatum Nedir?
Pektus Ekskavatum, tıp literatüründe “Pectus Excavatum” olarak tanımlanan, göğüs duvarının içe doğru çökmesiyle karakterize doğumsal bir göğüs deformitesidir. Halk arasında “kunduracı göğsü” olarak da bilinir. Bu durum, göğüs kemiği (sternum) ve kaburgaların gelişimindeki yapısal bozukluk nedeniyle ortaya çıkar. Göğüs duvarındaki bu çöküklük, yalnızca estetik bir sorun yaratmakla kalmaz, aynı zamanda kalp ve akciğer fonksiyonlarını da etkileyebilir. Özellikle ileri vakalarda, sternumun kalp ve akciğere baskı yapması sonucu nefes darlığı, göğüs ağrısı ve egzersiz intoleransı gibi bulgular gözlenebilir.
Pektus Ekskavatum genellikle çocukluk çağında fark edilir ve ergenlik döneminde kemik ve kıkırdak yapının hızlı büyümesiyle belirginleşir. Erkeklerde görülme sıklığı kadınlara oranla daha fazladır. Çoğu vakada ailevi yatkınlık bulunur, bu da genetik faktörlerin hastalık gelişiminde rol oynadığını göstermektedir. Göğüs Cerrahisi alanında uzman hekimler tarafından değerlendirilmesi gereken bu durum, zamanında tanı ve doğru cerrahi planlama ile başarıyla tedavi edilebilir.
Bu deformitenin şiddeti Haller İndeksi adı verilen ölçüm sistemiyle belirlenir. Normal göğüs oranı 2,5 civarındayken, 3,25’in üzerindeki değerler cerrahi düzeltme adayı olarak değerlendirilir. Göğüs deformitesi, yalnızca dış görünümü değil, bireyin psikolojik durumunu ve yaşam kalitesini de olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle erken fark edilmesi, uygun tedavi seçeneklerinin belirlenmesinde kritik öneme sahiptir.
Pektus Ekskavatum Tanım ve Hizmet Kapsamı (Pectus Excavatum / Funnel Chest)
Pektus Ekskavatum, tıpta “Funnel Chest” (huni göğüs) olarak da bilinen, göğüs ön duvarının sternum ve kıkırdak bileşenlerinin anormal gelişimi sonucu içe doğru çökmesiyle karakterize bir deformitedir. Bu durum doğuştan mevcut olabilir veya yaşamın erken dönemlerinde fark edilebilir. Göğüs Cerrahisi uzmanları, göğüs duvarı rekonstrüksiyonu ve minimal invaziv düzeltme cerrahileri ile bu bozukluğun hem fonksiyonel hem de estetik yönlerini düzeltmeyi amaçlar.
Hizmet kapsamı, hastanın yaşına, deformitenin derecesine ve kalp-akciğer fonksiyon testlerinin sonuçlarına göre belirlenir. Tedavi sürecinde fizik muayene, BT (Bilgisayarlı Tomografi) ve ekokardiyografi gibi ileri görüntüleme yöntemleri kullanılır. Hafif olgularda izlem ve nefes egzersizleri önerilirken, orta ve ağır deformitelerde Nuss yöntemi veya Ravitch tekniği gibi cerrahi yaklaşımlar uygulanır.
Göğüs Cerrahisi bölümü, bu tür doğumsal deformitelerin tanı, tedavi ve takip süreçlerinde multidisipliner bir yaklaşımla çalışır.
Pektus Ekskavatum Belirti ve Semptomlar
Pektus Ekskavatum belirtileri hastalığın derecesine göre değişiklik gösterebilir. Hafif vakalarda yalnızca göğüs duvarında içe çöküklük ve asimetrik görünüm mevcutken, ileri vakalarda fiziksel ve solunumsal belirtiler ortaya çıkar. En sık görülen semptomlar şunlardır:
- Egzersizle artan nefes darlığı
- Göğüs ağrısı veya baskı hissi
- Kalp çarpıntısı
- Sırt ve omuz ağrısı
- Postür bozukluğu ve omuzların öne eğilmesi
- Yorgunluk ve çabuk yorulma
- Özellikle ergenlik çağında özgüven eksikliği ve psikolojik etkiler
Göğüs duvarı çöküklüğünün akciğer kapasitesinde azalma ve kalp sıkışmasına neden olabileceği durumlarda, hastaların erken dönemde bir Göğüs Cerrahisi uzmanına başvurması gerekir.
Ne Zaman Doktora Görünmeli?
Eğer çocuk veya erişkinde göğüs ön duvarında içe çökme fark ediliyorsa, özellikle bu duruma nefes darlığı, egzersiz kısıtlılığı, çarpıntı veya duruş bozukluğu eşlik ediyorsa, mutlaka bir Göğüs Cerrahisi değerlendirmesi yapılmalıdır.
Çocukluk çağında fark edilen olgular, büyüme tamamlanmadan önce cerrahi planlama açısından yakından izlenmelidir.
Yetişkin bireylerde ani şiddetli göğüs ağrısı, nefes alma güçlüğü veya kalp çarpıntısı gibi semptomlar gelişirse, göğüs deformitesi kaynaklı komplikasyon olasılığı göz önünde bulundurulmalıdır.
Pektus Ekskavatum Nedenleri
Pektus Ekskavatum’un nedenleri tam olarak bilinmemekle birlikte, genetik ve gelişimsel faktörlerin bir arada rol oynadığı düşünülmektedir. En yaygın nedenler şunlardır:
- Kıkırdak dokunun anormal büyümesi: Kaburgalarla sternum arasındaki kıkırdak yapılar orantısız büyüdüğünde sternum içe doğru çekilir.
- Ailesel yatkınlık: Vakaların yaklaşık %40’ında aile öyküsü mevcuttur.
- Bağ dokusu hastalıkları: Marfan sendromu, Ehlers-Danlos sendromu gibi hastalıklarla birlikte görülebilir.
- Embriyonik gelişim bozuklukları: Gebelik sürecinde göğüs duvarı formasyonunun hatalı gelişimi.
Bu nedenler, göğüs kafesi anatomisinin dengesini bozarak göğüs duvarı çöküklüğü gelişmesine yol açar.
Pektus Ekskavatum Risk Faktörleri
Risk faktörleri arasında genetik yatkınlık, erkek cinsiyet, uzun boylu ve ince vücut yapısı, bağ dokusu bozuklukları ve aile öyküsü yer alır. Özellikle ergenlik dönemindeki hızlı büyüme deformitenin belirginleşmesine neden olur. Bazı durumlarda ise akciğer ve kalp hacimlerinin anatomik olarak baskı altında kalması sonucu semptomlar ağırlaşabilir.

Pektus Ekskavatum Komplikasyonlar
Tedavi edilmediğinde Pektus Ekskavatum, uzun dönemde bir dizi fizyolojik ve psikolojik komplikasyona neden olabilir.
Fizyolojik komplikasyonlar arasında şunlar bulunur:
- Akciğer kapasitesinde azalma
- Kalp sıkışması ve pozisyon bozukluğu
- Egzersiz intoleransı ve yorgunluk
- Solunum enfeksiyonlarına yatkınlık
Psikolojik olarak ise, özellikle ergenlik döneminde beden algısı bozukluğu, özgüven kaybı ve sosyal izolasyon gözlenebilir.
Cerrahi düzeltme yapılmayan ağır deformitelerde kalp fonksiyonlarında gerileme ve ventriküler kompresyon gibi ciddi komplikasyonlar gelişebilir.
Pektus Ekskavatum Tanı Yöntemleri
Pektus Ekskavatum tanısı, dikkatli bir fizik muayene, görüntüleme yöntemleri ve fonksiyonel testlerin bir arada değerlendirilmesiyle konulur. Göğüs Cerrahisi uzmanı, deformitenin derecesini belirleyerek hastanın hem estetik hem de fonksiyonel açıdan nasıl etkilendiğini değerlendirir.
Tanıda kullanılan başlıca yöntemler:
- Fizik Muayene: Göğüs ön duvarındaki çöküklüğün şekli, derinliği ve simetrisi incelenir.
- Bilgisayarlı Tomografi (BT): Göğüs kafesinin üç boyutlu yapısını ve Haller İndeksi değerini ölçmek için en güvenilir yöntemdir.
- Ekokardiyografi: Kalp üzerine binen basıyı, kalp hareketlerini ve fonksiyonlarını değerlendirmek amacıyla yapılır.
- Solunum Fonksiyon Testleri: Akciğer kapasitesinde azalma olup olmadığını tespit eder.
- Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR): Bazı özel vakalarda, yumuşak dokuların detaylı görüntülenmesi için tercih edilir.
Tanının kesinleşmesinden sonra, cerrahi gereklilik ve yöntem seçimi hastanın yaşına, deformitenin derecesine ve eşlik eden sağlık sorunlarına göre belirlenir.
Kanıta Dayalı Tedavi Yöntemleri
Modern tıpta Pektus Ekskavatum tedavisi, bilimsel verilere ve uzun dönemli klinik sonuçlara dayalı olarak planlanır. Tedavi iki ana gruba ayrılır: cerrahi ve konservatif (cerrahi dışı) yaklaşımlar.
Cerrahi Tedavi:
- Nuss Yöntemi (Minimal İnvaziv Göğüs Duvarı Düzeltme):
Göğüs duvarına küçük kesilerden paslanmaz çelik bir bar yerleştirilir. Bu bar, sternumu dışa doğru iterek deformiteyi düzeltir. Operasyon süresi kısadır, iz minimaldir ve iyileşme süreci hızlıdır. - Ravitch Yöntemi (Açık Cerrahi Onarım):
Daha ciddi deformitelerde tercih edilir. Anormal kıkırdak dokular çıkarılır, sternum yeniden şekillendirilir ve sabitlenir. Uzun süredir uygulanan, güvenilir bir tekniktir. - Modifiye Nuss Teknikleri:
Son yıllarda geliştirilen hibrid yaklaşımlar, minimal invaziv yöntemlerin estetik avantajını korurken stabiliteyi artırmayı amaçlar.
Cerrahi Dışı Tedaviler:
- Vakum Bell (Negatif Basınç Tedavisi): Hafif deformitelerde, göğüs duvarına uygulanan negatif basınç sayesinde sternumun dışa çekilmesi hedeflenir.
- Fizyoterapi ve Nefes Egzersizleri: Göğüs kaslarını güçlendirir, postürü düzeltir ve akciğer kapasitesini artırır.
Bu yaklaşımlar, deformitenin hafif olduğu veya cerrahiye uygun olmayan hastalarda etkilidir. Ancak bilimsel veriler, orta ve ağır olguların kalıcı sonuçlar için cerrahi müdahale gerektirdiğini göstermektedir.
Önleme ve Korunma Yöntemleri
Pektus Ekskavatum doğumsal bir deformite olduğu için tam anlamıyla önlenemez, ancak deformitenin ilerlemesini yavaşlatmak ve semptomları hafifletmek mümkündür.
Bunun için önerilen önlemler:
- Duruş Egzersizleri: Özellikle ergenlik döneminde omuzların geriye çekilmesi ve dik duruş alışkanlığı kazandırılmalıdır.
- Göğüs Kaslarını Güçlendiren Sporlar: Yüzme, yoga ve solunum egzersizleri göğüs kaslarını destekler.
- Düzenli Kontrol: Erken çocukluk döneminde fark edilen çöküklükler, yılda en az bir kez göğüs cerrahisi kontrolü gerektirir.
- Kilo ve Beslenme Desteği: Zayıf bireylerde deformite daha belirgin hale gelebilir. Sağlıklı kilo dengesi korunmalıdır.
Bu yöntemler, erken tanı ve takip ile birleştiğinde cerrahi gereksinimi azaltabilir veya geciktirebilir.
Güncel Araştırmalar ve Gelecekteki Tedaviler
Son yıllarda yapılan klinik çalışmalar, Pektus Ekskavatum tedavisinde kişiselleştirilmiş yaklaşımların önemini vurgulamaktadır.
- 3D Baskı Teknolojileri: Hastaya özel göğüs duvarı implantları üretilerek cerrahi düzeltmelerde kullanılmaya başlanmıştır.
- Robotik Cerrahi Uygulamaları: Minimal invaziv tekniklerde hassasiyetin artırılması hedeflenmektedir.
- Biyolojik Kıkırdak Greftleri: Yenilenebilir doku mühendisliği ile daha doğal ve esnek göğüs yapıları elde edilmesi üzerine çalışmalar devam etmektedir.
- Uzun Dönem Psikolojik Etkiler Üzerine Çalışmalar: Cerrahi sonrası hastaların yaşam kalitesi, özgüven düzeyi ve sosyal adaptasyonları ölçülmektedir.
Bu gelişmeler, gelecekte daha estetik, güvenli ve kalıcı tedavi seçeneklerinin ortaya çıkacağını göstermektedir.
Pektus Ekskavatum Erken Tedavi Tavsiyeleri
Erken dönemde fark edilen Pektus Ekskavatum olgularında, deformitenin ilerlemesini önlemek için fizik tedavi, postür düzeltme ve solunum egzersizleri büyük önem taşır.
Çocuk ve ergenlerde kemik yapısı hâlâ gelişmekte olduğundan, cerrahi zamanlaması dikkatle planlanmalıdır. Genellikle 10–15 yaş arası, göğüs kafesinin şekillenmeye devam ettiği dönem, en uygun cerrahi dönem olarak kabul edilir.
Erken tedavi ile hem estetik görünüm hem de kalp-akciğer fonksiyonları korunabilir.
Pektus Ekskavatum Tedavi
Tedavi seçeneği hastanın deformite derecesi, yaş grubu ve semptomlarına göre belirlenir.
Hafif olgular: Egzersiz ve vakum bell ile takip edilir.
Orta ve ağır olgular: Cerrahi düzeltme endikasyonu taşır.
Tedavi planı şu unsurları içerir:
- Cerrahi Öncesi Hazırlık: Kardiyolojik değerlendirme, solunum testi ve göğüs BT çekimi yapılır.
- Ameliyat Süreci: Genel anestezi altında, seçilen yönteme göre göğüs duvarı yeniden şekillendirilir.
- Cerrahi Sonrası İzlem: Bar çıkarılıncaya kadar (genellikle 2–3 yıl) düzenli kontroller yapılır.
Ameliyat sonrası hastalar genellikle birkaç hafta içinde günlük yaşantılarına dönerler.
Pektus Ekskavatum Kendi Kendine Bakım
Ameliyat sonrası süreçte hastanın kendi kendine uygulayabileceği bakım protokolleri çok önemlidir:
- Düzenli Egzersiz: Cerrahi sonrası fiziksel rehabilitasyon programına uyulmalıdır.
- Solunum Terapisi: Akciğer kapasitesini artırmak için derin nefes egzersizleri yapılmalıdır.
- Yara Bakımı: Cerrahi izlerin temizliği ve kontrolü enfeksiyon riskini azaltır.
- Bar Dönemi Dikkatleri: Nuss barı bulunan hastalar, ağır kaldırma ve temasa dayalı sporlardan kaçınmalıdır.
- Duruş Eğitimi: Dik duruş ve omuz hizası göğüs duvarının simetrisini destekler.
Pektus Ekskavatum ve Alternatif Tıp
Alternatif tıp yöntemleri, Pektus Ekskavatum tedavisinde doğrudan deformiteyi düzeltemez; ancak bazı semptomların hafifletilmesine yardımcı olabilir.
- Yoga ve Meditasyon: Duruş kontrolünü destekler, solunum farkındalığını artırır.
- Nefes Terapisi: Akciğer kapasitesinin korunmasına katkıda bulunur.
- Beslenme Desteği: Kas gelişimini destekleyici protein ağırlıklı diyet önerilir.
Ancak bu yöntemler tıbbi tedavinin yerini almaz, yalnızca destekleyici niteliktedir. Tüm alternatif uygulamalar göğüs cerrahı onayı ile yapılmalıdır.
Pektus Ekskavatum Başa Çıkma ve Destek
Pektus Ekskavatum yalnızca fiziksel bir deformite değil, aynı zamanda bireyin psikolojik durumunu da etkileyen kompleks bir durumdur. Göğüs duvarındaki belirgin çöküklük, özellikle ergenlik ve genç erişkinlik dönemlerinde beden algısı bozukluğu ve özgüven kaybına yol açabilir. Bu süreçte hasta, görünümüne dair kaygılar yaşayabilir, sosyal ortamlardan kaçınabilir veya spor aktivitelerinde kendini geri planda hissedebilir.
Başa çıkma sürecinde en önemli adım doğru bilgiye ulaşmak ve profesyonel destek almaktır. Göğüs Cerrahisi uzmanı tarafından yapılacak detaylı değerlendirme, hastaya deformitenin fizyolojik etkilerini ve tedavi seçeneklerini açıklar. Bu bilgi, belirsizlik ve korku duygusunu azaltır.
Ayrıca psikolojik danışmanlık ve hasta destek grupları, cerrahi öncesi ve sonrası dönemde moral desteği sağlar. Pektus Ekskavatum ameliyatı geçirmiş bireylerle iletişim kurmak, iyileşme süreci hakkında gerçekçi bir beklenti oluşturur.
Aile desteği de bu süreçte kritik rol oynar. Özellikle çocuk hastalarda ebeveynlerin cesaretlendirici yaklaşımı, tedavi uyumunu ve psikolojik dayanıklılığı artırır. Göğüs deformitesinin başarıyla düzeltilebileceği bilinçlendirmesi, hastanın tedavi motivasyonunu güçlendirir.
Doktorunuza Sormanız Gereken Sorular
Bir Göğüs Cerrahisi uzmanı ile görüşmeden önce hastaların bilinçli sorular hazırlaması, tanı ve tedavi sürecinin etkinliğini artırır. İşte randevu sırasında sorulması gereken bazı önemli sorular:
- Pektus Ekskavatum’un şiddeti hangi derecede?
- Kalp veya akciğer fonksiyonlarım bu durumdan etkileniyor mu?
- Cerrahi mi yoksa cerrahi dışı yöntemler mi benim için daha uygun?
- Nuss veya Ravitch ameliyatı arasında ne fark var?
- Ameliyat sonrası iyileşme süreci ne kadar sürer?
- Hangi komplikasyonlar oluşabilir ve bunları nasıl önleyebilirim?
- Bar ne kadar süreyle kalır ve çıkarılması nasıl yapılır?
- Cerrahi sonrası fiziksel aktivitelerime ne zaman dönebilirim?
Bu sorular, hem hasta güvenliğini hem de cerrahi başarısını artıran bir iletişim köprüsü oluşturur. Her hastanın durumu farklı olduğundan, kişisel değerlendirme mutlaka bir uzman hekim tarafından yapılmalıdır.
Doktorunuzdan Ne Beklemelisiniz?
Bir Göğüs Cerrahisi uzmanı, Pektus Ekskavatum’un her yönünü değerlendirerek kişiye özel bir tedavi planı hazırlar. Hastalığın derecesine göre en uygun tedavi yaklaşımı seçilir ve süreç adım adım açıklanır.
Doktorunuzdan beklemeniz gereken temel yaklaşımlar:
- Detaylı değerlendirme: Klinik muayene, BT ve fonksiyon testlerinin sonuçlarına göre deformitenin boyutu belirlenir.
- Kanıta dayalı yaklaşım: Cerrahi veya cerrahi dışı seçenekler bilimsel verilere dayanır.
- Açık iletişim: Süreç, riskler ve beklentiler hastaya açıkça anlatılır.
- Cerrahi sonrası takip: Ameliyat sonrası dönemde düzenli kontrol randevuları planlanır.
- Multidisipliner iş birliği: Kardiyoloji, anestezi, pediatri ve fizik tedavi birimleriyle koordinasyon sağlanır.
Hastalar, bu sürecin yalnızca bir ameliyat değil, uzun süreli bir iyileşme ve destek süreci olduğunu bilmelidir.
Pektus Ekskavatum Hastalığına Hangi Doktor Bakar?
Pektus Ekskavatum tanı ve tedavisinde görev alan en yetkin hekim, Göğüs Cerrahisi Uzmanıdır. Göğüs duvarı deformiteleri, kalp ve akciğer fonksiyonlarını etkileyebileceği için bu alanda uzmanlaşmış cerrahlar tarafından değerlendirilmesi gerekir.
Ayrıca süreçte şu branşlar da destekleyici rol oynar:
- Kardiyoloji: Kalp basısı ve fonksiyonel etkilerin değerlendirilmesi.
- Fizyoterapi: Ameliyat sonrası solunum egzersizleri ve postür düzeltme programları.
- Psikiyatri / Psikoloji: Estetik kaygı ve özgüven sorunlarının yönetimi.
Bu multidisipliner yaklaşım, hem fiziksel hem de ruhsal iyileşmeyi hızlandırır.
Pektus Ekskavatum Hastalığına Hangi Bölüm Bakar (Tedavi Eden Bölümler)
Hastalar genellikle ilk olarak Göğüs Cerrahisi Polikliniğine başvurmalıdır. Ancak tanı sürecinde çeşitli branşlar devreye girer:
- Göğüs Cerrahisi: Cerrahi tanı ve düzeltme işlemlerinin yürütülmesi.
- Radyoloji: Görüntüleme testleri ve Haller indeksi hesaplaması.
- Kardiyoloji ve Göğüs Hastalıkları: Fonksiyonel testlerin yorumlanması.
- Fizyoterapi ve Rehabilitasyon: Cerrahi sonrası kas desteği ve nefes kapasitesi geliştirme.
Tüm bu bölümler, hastanın tedavi planına bütüncül bir yaklaşım kazandırır.
SONUÇ
Pektus Ekskavatum, tıp dünyasında en sık görülen doğumsal göğüs duvarı deformitesidir ve estetik bir kusurun ötesinde, kalp ve akciğer fonksiyonlarını doğrudan etkileyebilen ciddi bir sağlık sorunudur. Hastalığın erken tanınması, multidisipliner değerlendirme ve doğru tedavi stratejisinin belirlenmesi yaşam kalitesini belirgin şekilde artırır.
Göğüs Cerrahisi uzmanlarının deneyimi, tedavinin başarısında en kritik faktördür. Cerrahi yöntemler (özellikle Nuss ve Ravitch teknikleri), son 20 yılda gelişen teknolojiler sayesinde yüksek başarı oranlarına ulaşmıştır. Minimal invaziv cerrahiler, hem estetik görünümü korur hem de hastaların kısa sürede sosyal yaşantısına dönmesini sağlar.
Erken tanı konulan bireylerde, postür egzersizleri ve vakum bell tedavisi gibi konservatif yöntemler deformitenin ilerlemesini durdurabilir. Ancak orta ve ileri dereceli olgularda cerrahi düzeltme kaçınılmaz hale gelir. Cerrahi sonrası süreçte düzenli kontroller, nefes egzersizleri ve fizik tedavi büyük önem taşır.
Pektus Ekskavatum’un psikolojik etkileri de göz ardı edilmemelidir. Göğüs deformitesi, özellikle genç yaş gruplarında özgüveni zedeleyebilir. Cerrahi sonrası elde edilen başarılı estetik sonuçlar, hastaların kendine olan güvenini geri kazandırır ve sosyal yaşantılarına olumlu yansır.
Günümüzde uygulanan modern cerrahi tekniklerle, kalp-akciğer fonksiyonlarında belirgin düzelme, görsel simetri ve yüksek hasta memnuniyeti elde edilmektedir. Bu durum, hastalığın yalnızca cerrahi bir problem olmadığını, aynı zamanda yaşam kalitesini doğrudan etkileyen bütüncül bir durum olduğunu ortaya koyar.
Sonuç olarak, Pektus Ekskavatum tedavisi sadece fiziksel bir düzeltme değil, bireyin hem bedensel hem psikolojik sağlığını yeniden inşa eden bir süreçtir. Toplumun farkındalık düzeyinin artırılması, ebeveynlerin çocuklardaki erken belirtileri tanıması ve bireylerin çekinmeden Göğüs Cerrahisi uzmanına başvurması, sağlıklı bir yaşamın temelini oluşturur.
Tıp biliminin sürekli gelişimi, gelecekte kişiselleştirilmiş cerrahi tekniklerin ve biyoteknolojik tedavi yaklaşımlarının daha yaygın hale geleceğini göstermektedir. Bu sayede Pektus Ekskavatum artık bir kader değil, başarıyla tedavi edilebilen bir göğüs deformitesi haline gelmiştir.
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Pektus Ekskavatum ameliyatı nasıl yapılır?
Pektus Ekskavatum ameliyatı, göğüs kemiği ve kıkırdakların anormal gelişimini düzeltmek amacıyla yapılır. En sık kullanılan yöntem Nuss tekniğidir. Bu yöntemde göğüs duvarına küçük kesilerden metal bir bar yerleştirilir; bu bar sternumu dışa doğru iterek çöküklüğü düzeltir. Bar genellikle 2-3 yıl sonra çıkarılır. Operasyon genel anestezi altında yapılır ve hastalar birkaç gün içinde normal aktivitelerine dönebilir.
Pektus Ekskavatum tedavisi kaç yaşında yapılmalı?
Evet, tedavi yaşı oldukça önemlidir. Genellikle 10-15 yaş aralığı, göğüs kafesinin hâlâ esnek olduğu en uygun dönemdir. Bu yaşlarda yapılan cerrahiler daha az risk taşır ve estetik sonuçlar daha başarılıdır. Ancak ileri yaşlarda da cerrahi mümkündür, sadece iyileşme süreci biraz daha uzun olabilir.
Pektus Ekskavatum egzersizle düzelir mi?
Hayır, Pektus Ekskavatum tamamen egzersizle düzelmez; çünkü sorun kıkırdak ve kemik yapısının şekil bozukluğudur. Ancak düzenli nefes egzersizleri, duruş düzeltici hareketler ve yüzme gibi göğüs kaslarını güçlendiren sporlar, deformitenin ilerlemesini yavaşlatabilir ve solunum kapasitesini artırabilir. Hafif vakalarda bu yöntemler destekleyici olarak oldukça faydalıdır.
Pektus Ekskavatum ameliyatı riskli midir?
Evet, her cerrahi işlemde olduğu gibi bazı riskler vardır; ancak deneyimli Göğüs Cerrahisi uzmanları tarafından yapıldığında komplikasyon oranı düşüktür. En sık görülen riskler; ağrı, bar kayması, enfeksiyon veya alerjik reaksiyonlardır. Günümüzde kullanılan modern teknikler sayesinde bu riskler oldukça azalmıştır.
Pektus Ekskavatum ameliyatı sonrası spor yapılabilir mi?
Evet, ancak dikkatli olunmalıdır. Ameliyattan sonraki ilk 3 ay ağır kaldırma ve temas sporlarından kaçınılmalıdır. Bar yerleştirilen hastalarda bar çıkarılıncaya kadar temassız sporlar (yüzme, yürüyüş, hafif koşu) tercih edilmelidir. Bar çıkarıldıktan sonra genellikle tam fiziksel aktiviteye dönüş mümkündür.
Bağlantılar
T.C. Sağlık Bakanlığı – Göğüs Cerrahisi Bilgilendirme Sayfası
Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü – Göğüs Deformiteleri Bilgilendirme
Avrupa Göğüs Cerrahisi Derneği (ESTS)
Ulusal Sağlık Enstitüsü – Pectus Excavatum Bilgilendirme
Avrupa Sağlık Portalı – Göğüs Duvarı Deformiteleri
Kısa Bilgi Testi (Quiz)
1. Pektus Ekskavatum’un halk arasındaki adı nedir?
a) Güvercin göğsü
b) Huni göğüs
c) Kunduracı göğsü
d) Gemi göğsü
2. Hangi yaş aralığı Pektus Ekskavatum ameliyatı için en uygun dönemdir?
a) 5-8 yaş
b) 10-15 yaş
c) 20 yaş üzeri
d) 40 yaş üzeri
3. Pektus Ekskavatum tedavisinde kullanılan minimal invaziv cerrahi yöntem hangisidir?
a) Ravitch yöntemi
b) Sternum fiksasyonu
c) Nuss yöntemi
d) Bell yöntemi
4. Pektus Ekskavatum tamamen egzersizle düzeltilebilir mi?
a) Evet, tamamen düzelir
b) Hayır, sadece destekleyici etki yapar
c) Kısmen düzelir
d) Düzelmez ama artar
5. Ameliyat sonrası bar ne kadar süreyle göğüste kalır?
a) 6 ay
b) 1 yıl
c) 2-3 yıl
d) 5 yıl
Doğru Cevaplar: (1: c, 2: b, 3: c, 4: b, 5: c)